Çocuğun İhtiyaçlarını Belirlemek
Ali 4 yaşında, mozaik down sendromlu bir öğrencimdi. İlk seansımızda ağzını bıçak açmıyordu. Konuştuğu bilgisini aileden almıştım, bu yüzden henüz bana ısınamadığını düşündüm. Yine de 40 dakika, konuşmamak için fazla uzun bir süreydi. Hele ki 4 yaşındaysanız.
Özel eğitim bilgisayar programlama gibi matematiksel bir meslek değil. Her formül, her kod herkeste aynı sonucu vermiyor. Hatta aynı çocukta bile, her gün aynı sonucu vermiyor. Oyun terapisi nedir ve her çocuğa uygun mudur diye merak ediyor olabilirsiniz. Buna karar vermek ve iyi bir özel eğitimci olmak için iyi gözlemci olmalı ve çocuğun ihtiyacını, hislerini an be an takip etmelisiniz. Ayrıca iyi bir dinleyici olmalısınız. Seanstan öncesi yaptığınız ön görüşmelerde, aileyi sadece dinlememeli, gerçekten duymalısınız. Anne veya babanın sözlerinin ardındaki bilgileri, satır aralarını yakalamalısınız.
Gözlem Önemli
Ayrıca çocuğun farklı seanslardaki davranışlarını izlemelisiniz. Bu sayede kişilere, ortamlara ve zamana göre çocuğun gösterdiği davranış farklılıklarını keşfedebilirsiniz. Çocuklar, herkes gibi, mevsim değişimlerine bağlı olarak davranış değişimleri yaşayabilirler. Farklı renk odalardan ve ışıklandırmadan farklı şekillerde etkilenebilirler. İçerisinde bulundukları belirli durumları stresle ilişkilendirebilirler.
Nasıl bir yol izleyeceğime karar vermek için annemizden önceki seansların videolarını istedim. Videoları izlediğimde ise, konuşmamasının başka bir sebebi olduğunu farkettim. Davranışçı bir yaklaşımla, masada gerçekleştirilen dil terapisi seansları, Ali’nin strese girmesine ve içine kapanmasına sebep olmuştu. Ali, stresi masa ile özdeşleştirmişti.
Davranışçı yaklaşım kanıta dayalı ve gerçekten fark yarattığı bilimsel olarak kanıtlanmış tek yaklaşımdır. Kuralları, ölçülebilirliği ve uygulama yöntemlerinin netliği sayesinde,dünyanın neresinde olursa olsun ve eğitimi kim verirse versin, davranışçı yaklaşım aynı sonucu verir.
Ancak, geleneksel şekilde uygulanan davranışçı yaklaşımlar, özellikle duygusal olarak kırılgan olan çocuklarda tepkiye yol açabilmektedir. Ali gibi bazı çocuklar, duygusal bağ ile motivasyon olmaktadır. Çocuk sizinle oyun oynayarak, eğlenerek bağ kurmak ister. Özellikle erken çocukluk döneminde, çocuklar bu bağ olmadan vermek istediklerinizi almaz. İstemediği durumun devam etmesi neticesinde ise kendini tamamiyle size ve öğrenmeye kapatır.
Ali ile ikinci seansımızı planlarken ETEÇOM, Floortime DIR ve Nöroplay programlarından bir karma oluşturdum. Oyun temelli doğal bir öğretim yöntemi kullandım. Öncelikle masa seans pratiğimizden çıkarıldı. Bu Ali’yi çok şaşırttı. Masa yerine yerde oturduğumuz anda bıcır bıcır konuşmaya, etkileşime girmeye başladı.
Peki hep yerde mi olacağız diyebilirsiniz. Bazı çocukların yaşları daha büyük oluyor ve akademik becerilerin çalışılması da gerekiyor. Bunun için ilk olarak söyleyeceğim şu: evet, yerde masadaki konforu bulamayabilirsiniz. Ama yerde de her beceriyi çalışabilirsiniz. İkincisi ise: hayır, hep yerde çalışmak zorunda değilsiniz. Öğrencinize zaman verin. Duygusal olarak öğrenmeye hazır olduğunda, yavaş yavaş masayı da seanslarınıza dahil edebilirsiniz. Süreç yavaş olsa da acele etmemeli, sabırlı olmalıyız.
Ali sadece seanslarda değil, masada yemek saatlerinde de tepkisel davranışlar gösteriyordu. Masada yemek yemiyor. Herkes sofradan kalktığında, gizlice tabağını alıp odasında yiyordu. Ali ile başlarda sadece yerde yaptığımız seanslar zamanla masaya da taşındı. 5’er 10’ar dakikalık masa etkinliklerini, halı etkinliklerinin arasına serpiştirdik. Masa ile ilişkisi pozitifleştikçe, evde yemek saatleri de kolaylaştı. Davranış problemleri ortadan kalktı.
Kimlerde Kullanılır?
Oyun terapisi sadece down sendromunda kullanılmıyor. Oyun terapisi otizm spektrum bozukluğu, mozaik down sendromu, obsesif kompulsif bozukluk, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu, asperger sendromu, dürtü kontrol bozukluğu, disleksi, diskalkuli, disgrafi ve serebral palsi gibi bir çok tanıda fayda sağlıyor. Davranış problemlerinin ortadan kaldırılmasında, beyin gelişiminin arttırılmasında bize destek oluyor. Oyun terapisi aynı zamanda çocuğun psikolojik ihtiyaçlarının belirlenmesi ve karşılanmasında da etkili.
Bu yüzden seanslardan önce mutlaka, çocukların gelişimsel ihtiyaçlarını belirlediğimiz gibi ruhsal ihtiyaçlarını da iyi tayin etmeliyiz. Programımızı sadece gelişimsel ihtiyaçlara göre düzenlememeli, çocuğun psikolojik olarak da iyi olma durumunu sağlamalıyız. .