skip to Main Content
Duyu Bütünleme Terapisi
Post Series: Duyusal Hassasiyetler

Duyu Bütünleme Terapisi

 

Duyusal sistemler bilişsel yeteneklerimizin temelini oluşturur. Örneğin, sıcak bir sobaya elimizle dokunuruz. Elimiz için soba çok sıcak gelir ve çekeriz. Buradaki adımlar elimizi sobaya yaklaştırabilmemiz, dokunarak sıcaklığını anlayabilmemiz ve bizim için fazla sıcak olduğunu can acısı ile fark edip geri çekmemizdir. Çocuklukta böyle bir şeyi yaşayarak fazla sıcak yerlerden uzak durmayı öğrenmemiz bu şekilde mümkündür. Fakat istediğimiz gibi elimizi sobaya götürememe, sıcaklığı derimiz ile anlayamama durumunda bu şekilde bir yol izleyerek bu bilgiyi edinemeyiz. Vücut dengesini sağlayabilme, dünyayı olduğu gibi görebilme, seslerin yüksekliğini algılayıp gürültüyü fark edebilme gibi şeyler duyularımız ile olur.

Bu duyusal yetilerde herhangi bir sorun ortaya çıkması, öğrenme kabiliyetimizin en temelinde bir sorun ortaya çıkarır. Bu duyusal bozukluğu otizm sendromuna sahip bireylerde daha çok görsek de, otizm spektrum bozukluğuna özel bir bozukluk değildir. Bu bozukluğun, bazı seslere karşı hassasiyet, yeni yemek ve tatlara karşı direnç göstermek, odaklanma ve konsantrasyon problemleri gibi birçok belirtisi vardır.

Belirtiler ve Sonuçları

Vücutta bulunan beş duyu organımız, iki de ek duyumuz vardır. Bu ek duyulardan biri iç kulakta bulunur ve vücudun durduğu şekil ile nerede olduğunu bize iletir. Ötekisi ise eklemler gibi yerlerde bulunur ve motor kabiliyetlerimiz ile duruşumuzu kontrol etmemizi sağlar. Bu yedi duyumuzdan gelen sinyalleri beynimizin yorumlaması ile de duyu işleme süreci tamamlanır. Fakat gelen sinyaller beyin tarafından yorumlanamadığında bu durum ağır gelebilir. Duyu işleme sürecinde sıkıntı yaşayan birey aşırı hassas, aşırı hissiz veya ikisi birden olabilir.

Hassaslık ve hissizlik bazı kişiler tarafından ‘Keşke bende de olsa’ denilen bir şeydir. ‘Keşke burnum hassas olsa da her kokuyu ayırt edebilsem’ veya ‘Tat almada hassaslığım olsa da her tadı ayırt edebilsem’. Bu hissizlik ve hassaslık böyle bir şey değildir, ve neredeyse her seferinde olumsuz sonuçlar doğurur. Ani öfke patlamaları,  yeme konusunda aşırı seçicilik, duygusal anlamda bir anda çökme, fazla sıkı sarılma ve daha pek çok sonuç doğurabilir.

Terapi süreci ve yöntemleri

Birçok farklı türe sahip bu bozukluk ‘genel’ bir terapiye sahip değildir. Duyu bütünleme uzmanlığına sahip kişiler öncelikle duyu bozukluğunun türünü belirler. Belirlenen bozukluğun ardından, bu bozukluğa tam uyacak bir ‘Duyusal diyet’ hazırlanır. Duyusal diyet denilen şey tekrar bir biçimde duyu uyaranlarına maruz kalmaktır. Uzmanın oluşturduğu bu diyet süreci vücudun aldığı verilere beynin adapte olmasını sağlama teorisine dayalıdır. Bu şekilde bir nevi zihindeki ‘Algı’ sürecini en baştan yazar gibi, duyulardan alınan bilginin işlenmesini istedikleri şekilde oluştururlar.

Genellikle kişiye özel hazırlanan bu diyetlerle ilgili genel bir bilgi vermek yerine, uzmanlarımıza danışmanızı tavsiye ediyoruz.

This Post Has 0 Comments

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Back To Top